Sonbaharın gelmesiyle birlikte Aksaray köylerinde un telaşı başladı. Buğdaylarını hazırlayan köylüler, sabahın erken saatlerinde değirmenlere giderek un çuvallarını evlerine taşımaya başladı.
Uzun süredir sessiz kalan değirmen taşları, köylülerin un hazırlıklarıyla yeniden dönmeye başladı. Değirmenlerde öğütülen buğday, kış aylarında sofraları süsleyecek ekmeklere dönüşüyor.
Köylüler, imece usulüyle kışlık ekmek hazırlıklarına başladı. Komşular bir araya gelerek un çuvallarını hazırlıyor, ekmek yapımında birbirine yardımcı oluyor.
Un telaşı, köy halkı için sadece bir ihtiyaç değil, aynı zamanda bir gelenek. Yıllardır süregelen bu hazırlık, kuşaktan kuşağa aktarılıyor ve kültürel mirasın yaşatılmasına katkı sağlıyor.
Köylerdeki imece kültürü, dayanışmanın en güzel örneklerini sergiliyor. Kadınlar ve erkekler el ele vererek hem iş yükünü hafifletiyor hem de birlik beraberlik ruhunu pekiştiriyor.
Değirmenlerden çıkan unla yapılan ekmekler, köylülerin sofralarında doğal ve sağlıklı lezzetler sunuyor. Katkısız unla hazırlanan ekmekler, hem damak zevkine hitap ediyor hem de sağlıklı beslenmeye katkı sağlıyor.
Un telaşı sayesinde köylerde hem geçmişin izleri korunuyor hem de gelecek nesillere güçlü bir kültürel miras bırakılıyor. Aksaray'ın köylerinde başlayan bu hareketlilik, sonbaharın bereketini en güzel şekilde yansıtıyor.
