Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 15-29 yaş aralığındaki gençlerin önemli bir kısmı hem eğitim sisteminin hem de iş gücü piyasasının dışında kalıyor. Bu durum, genç nüfusun üretkenlikten uzaklaşmasına ve potansiyelinin atıl kalmasına neden oluyor.
Ev genci terimi, herhangi bir eğitim kurumuna devam etmeyen ve çalışmayan gençleri tanımlamak için kullanılıyor. Bu gençler, çoğunlukla ailelerinin yanında kalıyor ve sosyal yaşama dahil olamıyor. Kadınlar arasında bu oranın daha yüksek olduğu dikkat çekiyor.
Ev genci sayısındaki artışın başlıca nedenleri arasında eğitimde fırsat eşitsizliği, işsizlik oranlarının yüksekliği ve gençler arasında artan gelecek kaygısı yer alıyor. Birçok genç, uzun süredir iş aramasına rağmen sonuç alamadığı için iş gücü piyasasından tamamen çekiliyor.
Bu durum sadece bireysel değil, toplumsal anlamda da ciddi sorunlara yol açıyor. Gençlerin iş gücü piyasasından uzak kalması, üretkenliğin azalmasına, sosyal dışlanmaya ve uzun vadede ekonomik büyümenin yavaşlamasına neden olabiliyor.
Uzmanlar, ev genci sorunuyla mücadele için gençlere yönelik mesleki eğitim programlarının yaygınlaştırılmasını, iş gücü piyasasına geçişi kolaylaştıran politikaların uygulanmasını ve özellikle kız çocuklarının eğitimde tutulmasını öneriyor. Ayrıca rehberlik ve kariyer planlama hizmetlerinin artırılması gerektiği vurgulanıyor.