10971,52%1,24
42,03% 0,24
48,46% -0,18
5412,27% -0,31
9047,60% 0,46
“Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu Modülü” adlı özel konulu çalışma, 2024 yılında Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması kapsamında gerçekleştirildi. Avrupa Birliği ülkeleri ile aynı dönemde uygulanan çalışmada, 15 yaş ve altındaki çocukların sağlık ve yoksunluk durumları incelendi.
Araştırma sonuçlarına göre, çocukların %94,5’inin sağlık durumu “iyi veya çok iyi”, %4,6’sının “orta”, %0,9’unun ise “kötü veya çok kötü” olarak değerlendirildi. Yaş gruplarına göre bakıldığında, 0-5 yaş grubundaki çocukların %95,1’inin, 6-11 yaş grubundakilerin %94,7’sinin, 12-15 yaş grubundakilerin ise %93,5’inin sağlık durumunun iyi olduğu tespit edildi.
Sağlık durumu “kötü veya çok kötü” olarak belirlenen çocukların %53,7’sinin, en az son altı aydır yaşadıkları sağlık sorunları nedeniyle günlük faaliyetlerinin ciddi şekilde sınırlandığı belirtildi. %40,9’unun faaliyetlerinin kısmen sınırlandığı, %5,4’ünün ise herhangi bir sınırlama yaşamadığı kaydedildi.
Hanehalklarının %9,2’sinde, maddi yetersizlik nedeniyle çocukların yeni giysilere sahip olamadığı belirlendi. Yeni kıyafet alabilen hanelerin oranı %88,6 olurken, diğer nedenlerden dolayı çocuklarına yeni kıyafet alamayan hanehalkı oranı %2,2 olarak hesaplandı.
Taze sebze ve meyve tüketimine ilişkin verilerde, çocukları günde en az bir kez taze meyve ve sebze tüketen hanehalkı oranının %86,7 olduğu görüldü. Maddi yetersizlik nedeniyle çocuklarına yeterli sebze ve meyve sağlayamayan hanehalkı oranı %10 olarak tespit edildi.
Araştırmada, çocukları için evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayabilen hanehalkı oranının %51,2 olduğu belirtildi. Maddi imkânsızlıklar nedeniyle bu masrafı karşılayamayan hanelerin oranı %22,2 olurken, diğer nedenlerle karşılayamayan hanehalkı oranı ise %26,6 olarak kaydedildi.
TÜİK’in yayımladığı veriler, çocukların sağlık durumunun genel olarak iyi olduğunu gösterirken, ekonomik yoksunluk nedeniyle bazı temel ihtiyaçlara erişimde sıkıntı yaşayan hanelerin de bulunduğunu ortaya koydu.
Araştırmanın, çocukların yaşam koşullarını değerlendirmek ve sosyal politikalar geliştirmek açısından önemli veriler sunduğu vurgulandı.