10857,17%-0,28
42,41% -0,01
49,18% 0,57
5637,64% 0,03
9257,74% 0,68
Artan Şiddet Tablosu
2025 yılında Türkiye’de şüpheli ölümler de dahil 482 kadın hayatını kaybetti. Yalnızca 328 günde ortaya çıkan bu tablo, neredeyse her gün bir kadının öldürüldüğünü gösteriyor. Kadınların %65’inin evlerinde öldürülmesi ise güvenli olması gereken alanların tehdit altına dönüştüğünü ortaya koyuyor.
Koruma Kararlarının Etkisizliği
Koruma kararı olmasına rağmen öldürülen 9 kadın bulunuyor. Devlete başvurup “Beni koru” diyen kadınların taleplerinin kâğıt üzerinde kaldığı örnekler, mevcut mekanizmaların yetersizliğini gözler önüne seriyor. Bu durum, iktidarın şiddetle mücadelede gereken önceliği göstermediğine dair eleştirileri artırıyor.
Toplumsal ve Siyasal Boyut
Kadın cinayetleri yalnızca bireysel olaylar olarak değil; toplumsal, kültürel ve siyasal bir mesele olarak ele alınıyor. Kadını eşit birey olarak görmeyen zihniyet, cezasızlık algısını besleyen adalet sistemi ve etkisiz koruma uygulamaları, şiddetin temel nedenleri arasında gösteriliyor. Kadınların yaşamlarına dair aldığı kararların hâlen erkek tahakkümü altında olması da ölümlere giden süreci besleyen önemli bir faktör olarak öne çıkıyor.
İktidara Yönelik Eleştiriler ve Sorular
İYİ Parti, mevcut iktidara çeşitli sorular yönelterek kadınları koruyamama sorununa dikkat çekiyor. Caydırıcı cezaların hâlâ yasalaştırılmaması, TBMM’nin gerekli adımları atmaması ve haksız tahrik ile iyi hâl indirimlerinin sürmesi eleştirilerin merkezinde yer alıyor. Ayrıca koruma kararlarının uygulanmaması ve görevini yerine getirmeyen kurumlara hesap sorulmaması da tartışmalar arasında.
Meclis Komisyonu ve Geciken Adımlar
TBMM’de oluşturulan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Komisyonu’nun raporunu sunmasının üzerinden 4,5 ay geçtiği ve bu süre içinde 106 kadının daha öldüğü belirtiliyor. Bu veri, gerekli adımların geciktiği yönündeki eleştirileri güçlendiriyor.
Dünyada Başarılı Olan Önlemler
Etkin koruma sistemi, elektronik kelepçe uygulamasının zorunlu hâle getirilmesi, hızlı müdahale ekipleri, ağır yaptırımlar, uzmanlaşmış kolluk birimleri ve failler için zorunlu rehabilitasyon programları dünyada sonuç veren yöntemler arasında bulunuyor. Ayrıca ihtisas mahkemeleri de sürecin etkinliğini artıran modeller arasında gösteriliyor.
İYİ Parti’nin Çözüm Önerileri
İYİ Parti, şiddetle mücadelenin liyakat, irade ve siyasi cesaret gerektirdiğini vurguluyor. Parti, geçtiğimiz yıl düzenlenen çalıştayla sorunları ve çözüm önerilerini belirleyip TBMM’ye sunduğunu hatırlatıyor. Kadının eşit birey olarak güçlendirilmediği bir toplumda şiddetin sona ermeyeceğini savunuyor.
Acil Üç Adım
Parti, şiddeti önlemede en kritik üç adımı şöyle sıralıyor:
Kadının statüsünün güçlendirilmesi ve temsilde eşitliğin sağlanması.
Faillerin aftan yararlandırılmaması; haksız tahrik ve iyi hâl indirimlerinin kaldırılması; caydırıcı cezaların yürürlüğe girmesi.
Koruyucu ve önleyici tedbirlerin etkili olduğu, hızlı çalışan bir devlet mekanizmasının oluşturulması.
Kadının Toplumdaki Yeri Vurgusu
Kadınları ve çocukları koruyamayan bir yapının kimseyi koruyamayacağı ifade ediliyor. Atatürk’ün “Yeryüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir” sözü hatırlatılarak, kadınların eşit vatandaşlar olarak yaşamın merkezine konumlandırılması gerektiği vurgulanıyor. “Kadın Cumhuriyettir, Cumhuriyet kadındır” ifadesiyle mesaj tamamlanıyor.