10941,79%3,14
41,94% -0,14
48,79% -0,23
5570,66% -0,04
9439,52% -0,12
Dünya altın piyasasında son günlerde adeta fırtına yaşanıyor. Ons altın, haftanın ilk yarısında 4 bin 320 dolar ile tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşırken, birkaç gün içinde gelen yüzde 6'lık sert düşüş, yatırımcıları temkinli davranmaya itti. DEMAŞ A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Cumhur Kitiş, yaşanan dalgalanmanın 'ralli bitti' anlamına gelmediğini, aksine küresel sistemin kırılganlaştığının sinyali olduğunu söyledi.
Altın fiyatlarındaki bu sert düzeltmenin ardında bir dizi ekonomik ve psikolojik faktör bulunduğunu belirten Kitiş, bunların başında, yatırımcıların kâr satışları, doların güçlenmesi, faiz beklentilerindeki değişim ve jeopolitik risk algısındaki geçici azalma geldiğini ifade etti. Kitiş, "Altındaki bu sert yükseliş ve ardından gelen düşüş, bir boğa döngüsünün değil, dünyanın finansal ve jeopolitik dengesinin yeniden kurulduğu bir evrenin göstergesidir" dedi.
"Dalgalanma korkutmasın, merkez bankaları alıma devam ediyor" diyen Kitiş, altın piyasasında yaşanan sert dalgalanmanın yatırımcıları kısa vadeli satışa yönelttiğini ancak uzun vadeli trendin bozulmadığını vurguladı. "Bu düşüş, altın piyasasının genel eğiliminin bozulduğu anlamına gelmiyor. Çünkü aynı zamanda merkez bankaları hala altın alıyor ve bu yapılandırma talebi uzun vadede destekliyor" şeklinde konuştu.
Altın fiyatlarındaki bu dalgalanmanın arka planında birbirini tetikleyen jeopolitik krizler bulunduğunu belirten Kitiş, "Rusya-Ukrayna savaşı, diplomatik masalarda tıkanmış durumda. Avrupa enerji ve güvenlik denkleminde yeni bir kırılma eşiğinde. ABD'nin Venezuela'ya yönelik kara operasyonu hazırlıkları, Latin Amerika'da uzun yıllar sonra yeniden askeri gerilimi gündeme taşıdı. İsrail'in Gazze'deki ateşkes ihlalleri ise hem bölgesel istikrarı hem de küresel kamuoyunun güvenini sarsıyor. Bu üç cephedeki eşzamanlı gerginlik, yatırımcıyı yeniden güvenli liman arayışına itti. Artık herkes farkında, krizlerin coğrafyası değişse de sığınak hep aynı altın" ifadelerini kullandı.
Küresel hareketlilik, Türkiye piyasalarına da doğrudan yansıdı. Hafta başında 5 bin 950 TL ile rekor kıran gram altın, ons tarafındaki sert düşüşün ardından 5 bin 700 TL seviyesine kadar geriledi. Kitiş, "Son dönemde Hindistan Merkez Bankası'nın rezervlerini 880 tona çıkarması, Çin'in alımlarını hızlandırması ve Rusya'nın yeni altın bazlı ödeme planlarını gündeme getirmesi, 'doların tahttan inişi' tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Artık mesele sadece enflasyondan korunmak değil. Ülkeler, para sisteminde yeni bir denge arıyor. Bu sebeple altın, sadece yatırım aracı değil, egemenlik sembolü haline geldi" dedi.
Ahmet Cumhur Kitiş, kısa vadede 4 bin doların altındaki ons fiyatlarının yeni alım fırsatları oluşturabileceğini, orta vadede ise 4 bin 500 - 4 bin 600 dolar hedefinin teknik olarak masada olduğunu belirtti. "Küresel ekonomi güven bunalımı yaşıyor. Eğer ABD seçim süreci ve Orta Doğu hattındaki krizler derinleşirse, altın yılı bitirmeden bir kez daha zirve görebilir. Altın, fırtınalı dönemlerin en sessiz kazananıdır. Sert yükselişler göz kamaştırabilir, ama asıl kazanç sakin kalabilenlerindir. Dalgalanmadan korkan, değerden uzak kalır" şeklinde konuştu.